22 Aralık 2009 Salı

Antimedyacı Okan Bayülgen ve medyanın halleri




Bu yazı 2004 yılında yazıldı. yıl 2009 Okan Bayülgen medya kralını yapıyor.


Medyanın halleri açısından bakarsak birilerinin, "yeter artık " demesi bile iyi bir unsur olarak görülebilir. Ama iş medya eleştirisi olunca burada nosyon ve formasyon üzerinde durmak lazım. Medya eleştirisi yapmak için mesleki bilgi ve tecrübe gerektiği gibi hani şöyle tek ayakla da olsa sabit bir duruş gerekiyor. Çünkü eleştirilen objenin neye malzeme yapıldığı ve o objeden ne sağlanmak istendiği önemli hale geliyor.
Okan Bayülgen Zaga'da anti-paparazzi tavrını anti-medyacılığa kadar götürmeye başladı. Mizah ve ironinin eleştiri için ışın kılıcından bile etkili olduğunu bünyemin her hücresine kadar kabul etmiş biri olarak Okan Bayülgen'in her eleştirisinin önemini bilecek durumdayım. Ancak Gece Kuşu'ndan beri sürekli izlediğim Okan Bayülgen'in Zaga'da en çok reyting alan Medya Arkası bölümünde beni uzun süredir rahatsız eden bir durum var. Zaman zaman aynı pencereden eleştiri yaptığımız halde hep huzursuz oldum. Üstüne düşünmeye başlayınca muamma çözülmeye başladı.
Okan Bayülgen iyi bir ajitatör . Bu yüzden ele aldığı her konuda ikna ve etkileme potansiyeli çok fazla ama bence ifrat ve tefrit dengesinde rotayı bir türlü tutturamıyor. Sadece ifrat ve tefrit dengesi değil, eleştirdiği kişi veya olay ile ilgili dengeyi de sağlayamıyor. Bu yüzden Okan Bayülgen medya eleştirisinde objektif kriterler yerine subjektif davranıyor.
Durum öyle bir hale geldi ki Okan Bayülgen kendi beğendiği herkesi pir-u pak yapabilir, beğenmediğini ise yerin dibine sokabilir. İşte asıl tehlike burada başlıyor. Zaga'da ağzını burnunu kırdığı Ali Atıf Bir'i NTV'deki Herkes Bunu Konuşuyor'da ağırlayıp güzellemeler yapabiliyor. Ya da Herkes Bunu Konuşuyor'da "feminist bombardımanına uğrattığı" İbrahim Tatlıses'i Zaga'da İmparator diye alkışlatıyor. Okan Bayülgen iyi bir oyuncu. Zaga ve Herkes Bunu Konuşuyor' da iki farklı karakteri çok iyi oynayabilir.Ama medya eleştirisi yapmak için iyi bir oyunculuk değil, mümkün olduğunca objektif kriterlerde mesleki etik ve ilkelerine göre davranmak gerekiyor.
Okan Bayülgen'in obsesif reaksiyonu oldukça fazla. Medya eleştirilerinde bunun etkili olduğunu sanıyorum. Kendisine yönelik bazı eleştirilere tepkisi de bunu gösteriyor. Hatta programlarını bunun için çok rahatlıkla kullanabiliyor. Hürriyet Yazarı Cengiz Semercioğlu'nun dizisi hakkındaki olumsuz yazılarının intikamını Herkes Bunu Konuşuyor ve Zaga'da çok sert eleştiriler yaparak aldı. Durumun özeti şu aslında. Okan Bayülgen anti medya oyunu oynuyor. Ancak bu oyunda tamamen kişisel bir imbikten geçen eleştiriler yerini bulmuyor. O yüzden her şey Okan kriterlerinin insafına kalmış oluyor. Okan kriterleri ile meslek kriterleri ne kadar örtüşüyor? Onun yanıtı da Zaga, Herkes Bunu Konuşuyor ve bu yazının satır aralarında var.

1 yorum: