7 Mayıs 2012 Pazartesi

İtaatsizlerin 3. Çağlayan seferi



3.çağlayan seferi için sarayı heyula gibi insanın üstüne çöken ama adaleti de bir o kadar cüceleşen adliye binasının önündeyim.3 temmuz darbesinden itibaren bütün sürecin tanıklığını yapıyorum.meslek ve hayatım boyunca bir çok toplumsal olay(ki türkiye tarihinin en kitlesel ve dinamik eylemlerinden madenci yürüyüşü dahil) ,tutuklamalar,gözaltılar sıkıyönetimler,olağanüstü haller,faili belli ama meçhule havale edilmiş cinayetler, katliamlar,kallavi darbesinden,postmodern darbesine kadar bir sürü şey yaşadım.gördüm.

Bu fenerbahçe vakasında başka bir şey var. Türkiye tarihi, açısından bir sürü ilkleri barındıran bir süreç.Fenerbahçe’nin itaatsiz duruşu karşısında kocaman bir yanlızlaştırma ve ötekileştirme stratejisi uygulanıyor.Hukuk adına eşi benzeri görülmemiş bir vahşet yaşanıyor.iddianame denilen açık iftira belgesi üzerinden kesilen ahkamlar, savunmalar ve Fenerbahçe sözkonusu olunca mafyanın suskunluk yasası ‘omerta’ya rahmet çıkaracak bir suskunluğa dönüşüyor.Önce suçlu yarat sonra delil uydur düzenine isyan eden sol entelijansiya bile haksızlıklar gözlerine sokulurcasına ortada duruken, 3 temmuz darbe sürecine neredeyse cemaat manipülasyonu gözlüğünden bakıyor. Herşey herkesin gözü önünde oluyor.3 temuz darbesinin sosyal,siyasal ve sportif hesaplaşması er ya da geç bu ülkede olacak.Tarih bu sürecin omertacıları,cellatları ,siyasi aktörleri ,paralel tahakkümü cemaati ve dezenformasyon tüccarı gazetecilerini er ya da geç iyot gibi açığa çıkaracak.3 temmuz darbesinin sosyo-politik etki-tepkileri üzerine ayrı bir yazı dizisi yazılır.



Ama şimdi Çağlayan gerçeğine dönelim.  Aynı kötü çayı herkese  aynı şekilde ve fiyatta vererek adaleti devasa saraydan bile daha fazla olan adalet çay bahçesi’nde oturuyorum.Masaya gelen giden o kadar çok ki.Twitter mahallesi ahalisi bir çoğu. Fenerbahçe sokağı sakinleri olmuş herkes. Arkadaştan öte aile gibi bir hava var.herkesin analatacak da çok şeyi var.3 temmuzdan bu yana geçen süreci saat saat yeniden yaşıyorum. İddianamenin her satırındaki haksızlığı ve hukuksuzluğu bıkmadan uzanmadan herkes birbirine anlatıyor.Sanki 3 temmuz süreci herkesi hukuk fakültesinden mezun etmiş gibi. Bu tuhaf bir durum.aramızda avukat olanlar var onlar da onaylıyor anlatılanları.Hukukun bütün arka kapıları,ters açıları, boşlukları konuyor ortaya hala Aziz Yıldırım ve arkadaşlarını neden içeride olduğuna kimsenin aklı mantığı yetmiyor.Hukuk ekseninden kayıp siyasi zemine giden davanın siyasal bir kin ve nefret operasyonu olduğundan artık kimsenin şüphesi yok.AKP ve paralel tahakküm cemaatin MİT bahçesinden sonra Fenerbahçe üzerinde oynamaya çalıştıkları taht oyununun perde arkası ülke tarihinin dehlizlerle dolu tarihinden bile şu haliyle daha fazla.Herzamanki gibi tahliye totolar ve totemler yapılıyor.Artık bu kadar da olmazcılarla bu daha nekicileri, kıran kırana maçlarıyla başbaşa bırakıp meydandaki grupların arasına karışıyorum.


-ulan var ya bu beşiktaş maçında bizim hocanın nefesi pensilvanyadakinden güçlü olmadı bu kez.abdest bozulma anına mı denk geldi

Bu neşeli ve eğlenceli geyik muhabbetine yanaşıp nedir bu hoca meselesi diyerek muhabbete giriyorum.

-abi cübbeli hoca metris’te fenerbahçe için okuyup üflüyor Fethulah Gülen’de Galatasaray ve diğerleri için.Kimin nefesi güçlüyse o kazanıyor. Bak biz 3 te 3 yaptık cübbeli hoca sayesinde. Beşiktaş’a yetmedi nefes. Bi kazaya uğradı sanırım.

-len geç onların nefesini, stoch’un sol bacağının nefesi hepsinden güçlü.

-yok yok stoch o son gölü atmayacaktı.kaleye girmedi o gol pandoranın kutusunu açtı.

Biraz ileride holigan,fanatik aşırı fenerli hatta marjinal olabilecek bir grup var(!).selamlaşıyoruz. sonra ne iş yaptıklarını soruyorum. “Reklamcı,avukat,doktor,gazeteci, gıda firması yöneticisi uzayıp gidiyor.

-sizler holiganmışsınız, Aziz Yıldırım’ın paralı adamlarıymışsınız

-diyenin de.... bu ne yahu fenerbahçeli terör örgütü desinler herkes rahatlasın.sürekli alınıp satılan adamlar kendileri gibi sanıyor herkesi.artık bunlar koymuyor eskiden dert ediyorduk. Burada bir onur ve adalet davası var. Ne holiganı.fenerbahçeyiz biz. Burada olmazsak fenerbahçe tarihi yüzümüze tükürür.bu zalimliğin karşısında durmak bir vicdan ve insanlık görevidir. NOKTA

Saatler ilerliyor. Twitter dan mahkeme salonundaki son gelişmeler anında aktarılıyor. Tezahuratlar yükseliyor yeniden. “Başkanı bırakın ...””biz fenerbahçe’yiz ulan”” cemaat fenerle başa çıkamaz” “ sandıkta görüşürüz” “siyah çoraplılardan doğan bu sevda yürüyor omuzlarımızda” “Haklıyız kazanacağız”

Twitterdan,  mahkeme salonundaki Gökhan Gönül-Aziz Yıldırım diyaloğu okunuyor

Gökhan Gönül- nasılsın başkanım



Aziz Yıldırım-beni boşver ayağın nasıl

Önce kocaman bir sessizlik ardından hıçkırıklar karışıyor kalabalığa.



Kıpırdanmalar başlıyor polisler arasında. Tomalar hareketleniyor. Çağlayan meydanının ortası polis bariyerleriyle çevrili. İçeride olan kalabalığın etrafı sarılı bir vaziyette. Müdahale anında ordan çıkmalarına imkan yok. Metrobüs çıkışının olduğu yere hareketleniyoruz bir grup,müdahale olursa anında kaçmak için.dar metrobüs yolunun önüne polisler geliyor.bir süre sonra dar yolun önüne toma geliyor. İtiraz ediyoruz.

-çıkış yolunu kapatırsanız nereden çıkılacak. Bu yaptığınız doğru değil. Karşınızda düşman varmış gibi davranıyorsunuz.

-merak etmeyin müdahale olmayacak.

-o zaman bu savaş durumu gibi önlemler ne.

-şimdi başbakana bir takım değerlere(cemaat) küfür ediliyor,slogan atılıyor. Bu olmaz.bira şişeleri atılıyor

-iyi de bütün bunların karşılığı biber gazı, jop ve tazyikli su mudur?siz cezalandırma makamı değilsiniz ki. Suç varsa kanun var mahkeme var.

-savcı-hakim ya da amirim niye bunlara fırsat verdin derse ne diyeceğiz.

Tedirgin ve gergin bir bekleyiş sürüyor. Mahkeme kararlarının açıklanması an meslesi. Sivil polisler var etrafımızda bu kez. Onlarla konuşuyoruz. biz de fenerliyiz diyor ikisi. Sanki başka bir takımı tutuyoruz diyecek ortam varmış gibi. Soruyor gruptan birisi.

-maden fenerlisiniz bu davanın şike davası olduğuna inanıyor musunuz

Kem küm den sonra.

-tabi şimdi iddialar var ama savunmalara bakınca, bir de suçlanan diğerlerinin dışarıda olmasına bakınca bir tuhaflık var. Ama devletin bir bildiği de vardır. Ben sizin yerinizde olsam evde oturur buraya gelmem.

-evde oturmadığımız için mi saldırıyorsunuz.

-valla evde otursanız bir şey olmaz diyorum.


Tartışma uzuyor. Bu arada toma’nın yanındaki polisler gaz maskelerini takıyor.Anlıyoruz ki karar olumsuz olacak. Polislere bakıp kararın ne olacağını öğrenmek de neo-Türkiye’ye özgü bir durum

Ve Karar açıklanıyor. Tamer Yelkovan tahliye Aziz yıldırım ve ilhan Ekşioğlu’nun tutukluluk halinin devamına. Sanık Trabzonspor’un müdahil olmasına”... neotürkiye’de ötekileştirilenler (fenerbahçe) hep sanık, bizimkileştirilenler(trabzonspor) ise sanıklıktan müdahilliğe geçiyor.adaletin sefilliği sayfalarına yeni sayfalar ekleniyor.Federasyon bile şike yok diyor ama 307 gündür hapiste olan insanlar serbest kalmıyor. Nihat özdemir’in karar okunurken ağladığı haberi geliyor. Birisi
-CAS davası pazarlığında kandırıldığı için ağlıyordur.CAS’ıp kavurdu fenerbahçeyi. Kandırıldığı için kendi sonuna ağlıyor

Bir anda karışıyor ortalık. patlama sesleri geliyor.büyük bir biber gazı bulutu sarıyor etrafı..metro durağına doğru gitmeye çalışıyorum.düşenler, bağıranlar,haykıranlar, çocuklar,yaşlılar herkes bir yere sığınmaya, kaçmaya çalışıyor. Polis yine sert.plastik mermi kullanıldığı haberleri geliyor.Zar zor metrobüs durağına geliyoruz. Metrobüsler dolu geliyor ya da durakta durmuyor.

Twitter’dan gelişmeleri takip ediyorum.öfke büyük.ortak kanı “tamam bu oyunda artık olmayalım.çekin takımı play-off’dan..Bu takım ligden çekilsin”

Bekliyorum. 20 dakika sonra meydandan uzak bir yerde olan durakta gözlerim yanıyor, nefes almakta zorlanıyorum. Durakta olan herkez aynı durumda.gözyaşı akıyor durağa. Öksürük sesi meydandan gelen çatışma seslerine karşıyor. 20 dakika sonra bile uzaktaki metrobüs durağını etkileyecek kadar biber gazı sıkılacak kini, öfkeyi anlamak zor. Bakıyorum meydana doğru karşımda. Kocaman bir bina. Yan tarafında tabela. Avrupa’nın en büyük adalet sarayı...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder