3 temmuz darbesi sonrası kırmızı-beyaz
türkiye’de yeni bir itaatsiz sarı lacivert tarih yazıldı/yazılıyor. Tarihi
vakanüvisler değil halklar yazar. Fenerbahçe de halktır ve o tarihte
sayısız itaatsizlik duruşu var. 3 temmuz
darbesi sonrası 10 temmuz’da topuk yaylasından başlayan ve hala süren direniş
üzerine daha çok şeyler söylenecek. Hergün tarihe bir çentik daha atılarak
sürüyor direniş. Şimdi 105 yıllık bu tarihin arka sayfalarına doğru itaatsiz bir
yolculuğun tam sırası.
İtaatsizlik ve çubuklu sarı lacivert
denince ilk akla gelmesi gereken kişi Ayetullah bey’dir.
Yıl 1909/10.Ekonomik açıdan Fenerbahçe
çok zor durumdadır. İttihatçılık ateşi Osmanlıyı hem kuşatıyor hem
yakıyordu.İttihatçılar futbol kulüplerini teşkilatlanma sığınağı görüyordu
Aralarında ittihatçıların da olduğu bir
gurup Fenerbahçe’nin Üsküdarspor ve Pazaryolu kulüpleriyle birleşmesini ve
adının değişmesini istediler.
Bu amaçla toplantı yapıldı. Herkes
imzalar atılacak sanırken Ayetullah bey kükredi. "Fransa Kralı XIV. Louis 'L'état,
c'est moi-Devlet ben'im" demişti. Ben de Fenerbahçe ben'im diyor ve bu
pazarlığı kabul etmiyorum” .Fenerbahçe’yi kuruluşunun henüz 2.yılında tarihin
tozlu sayfalarında bırakacak plan Ayetullah Bey’in “Fenerbahçe ben’im”
haykırışıyla son buldu.
Yıl 1914/15 terakki ilerleme anlamına gelen Progres takımının
adı değiştirilerek Altınordu idmanyurdu yapıldı. Kulüp başkanı da ittihatçı
Talat Bey oldu. Fenerbahçe –Altınordu maçı sırasında fenerbahçeli miço gol atınca
ortalık karıştı.Altınordulu futbolcular bir Rum nasıl olur da Türk’ün takımına
gol atar diye saldırdılar. Tüm fenerbahçeli futbolcular miço’ya sahip
çıktı.Buna kızan Talat bey önce fenerbahçeli futbolcuları cepheye sürdü sonra
da Altınordu dışındaki tüm takımların futbolcularını. Altınordu bu sayede iki
sezon şampiyon oldu.
29 haziran
1923 Fenerbahçe’nin işgal kuvvetlerine karşı en büyük zaferlerinden biri de
“General Harington Kupası” maçıdır. İngiliz Başkomutan Harrington Fenerbahçe ve Türklerden intikam almak için
karma bir İngiliz takımı yarattı. Ayrıca Cebelitarık ve Mısır'daki İngiliz askerî güçlerinden,
hepsi profesyonel birer futbolcu olan dört oyuncu getirtti. Harrington bu
takımın adının "Goldstream Guards" olmasını
istedi.Sıra Türklere meydan okumaya gelmişti. Ve gazeteye ilan verdi."Gardler
Muhteliti Türk kulüplerine meydan okuyor. Galibine, Başkumandanın adını taşıyan
büyük bir kupa verilecek bu maça Türk kulüpleri diledikleri gibi takviye de
alabilirler." Fenerbahçe'nin
generale cevabını gazeteye şu ilanı vererek gönderdi:"Fenerbahçe Kulübü
yalnız kendi kadrosuyla bu maçı şartsız olarak kabul eder”Maç taksim stadından oynandı.Fenerbahçe ilk yarıyı 1-0 yenik kapatmasına
rağmen Zeki Rıza Sporel’in 2 golüyle sahadan galip ayrıldı.Harrington
kupası zaferine imza atan efsanevi kadro. Şekip Kulaksızoğlu- Hasan Kamil Sporel, Cafer
Çağatay- Kadri, İsmet, Fahir- Sabih, Alaeddin Baydar, Zeki Rıza Sporel, Ömer
Tanyeri, Bedri Gürsoy.
Yıl 1924.Fenerbahçe-Galatasaray maçında
olaylar çıkar.Zamanın federasyonu Fenerbahçe’yi sorumlu tutar. Bu haksızlığa kızan Fenerbahçe yönetimi milli
futbolcularını milli takımdan çeker ve o sene(1924-25) ligi boykot eder.
Yıl 1931. Olympiakos ile İstanbul’da oynan maçta fanatik bir subay
yunanlı oyunculara saldırdı. Yunanlıların karşılık vermesi üzerine büyük
olaylar çıktı. Fatura da Fenerbahçe’ye çıkartıldı. Karakola çekilen Fenerbahçeli oyuncular 1.
Ordu Komutanlığı’nda günlerce ifade vermek zorunda kaldı.
Yıl 1932.dönemin federasyonu takımların harcırahlarında kesintiye
gitti. Buna tüm takımlar itiraz etti. Yapılan toplantıda liglerin boykot
edilmesi kararı çıktı.Lig başladığında tüm takımlar sözlerinden caydı sadece
Fenerbahçe ligi boykot etti.lig başlamasından 7 hafta sonra da Beşiktaş
çekildi.
Yıl 1941-42 sezonu; Alman diktatör Hitler'in propaganda takımı
Admira özel maç için Türkiye'ye geldi.Fenerbahçe ile maç yapmak istediler.
Admira güçlü Hitleri temsil ediyor öyle ya da böyle hep galip geliyordu. Papazın
çayırı’ında maça çıkıldı. Fenerbahçe karşılaşmayı 2-0 kazandı.
27
Mayıs askeri darbesi ile birlikte, futbol da da pozisyonlar alınır. Galatasaray ve Beşiktaş, yeni düzene uyum
sağlarken Fenerbahçe yassıada’da
yargılanan DP’li Başkanı Medeni Berk’e yüz çevirmez. Yassıada’ya gönderilen başkanına
futbolcuların imzaladığı bir poster göndererek destek olur. Askerler, Fener’e
haddini bildirmek için bir fırsat kollar ve o fırsat da Fenerbahçe Gençlerbirliği maçında yakalanır. Olaylardan ötürü
Fenerbahçeli yöneticiler Fikret Arıcan, Faruk Ilgaz ve Rüştü Dağlaroğlu
Harbiye’ye çağrılıp gözaltına alınır. Kurmay Albay Emin Alptekin, “Suçlular
cuma gününe kadar mutlaka cezalandırılacaktır. Aksi halde bütün spor
faaliyetlerini 11 Mart’tan itibaren yasaklayacağımızı gibi sizi ve kulübünüzü
de cezalandıracağız.” Der. Ancak bu gerçekleşemez ama askerlerin baskıları
sonucunda Medeni Berk’in yerine Hasan Kamil Sporel’i başkan seçilir. Ama
fenerbahçeliler yine itaatsizliğini gösterir ikinci başkanlığa Yassıada’da gözaltında bulunan Fahri Atabey’i seçerler.
Yıl 1974 .Fenerbahçe şampiyon olur.
Zamanın Başbakanı Bülent Ecevit şampiyon takımı ve yöneticileri kabul eder. Kabul
sırasında Ecevit şampiyon futbolcuların CHP’ye üye olmasını teklif eder. Bu
teklif Fenerbahçe tarafından nazik bir şekilde reddedilir.
12 Eylül darbesi zamanında İstanbul
sıkıyönetim komutanı Fenerbahçe tesislerinin kamuya ait arazide olduğunu öne
sürerek yıkacağını söyler. Fenerbahçe buna karşı çıkar ve O araziye atatürk
büstü koyarak gel de yık der. Araya girenler olur ve sıkıyönetim komutanı
amacına ulaşamaz.
Yıl 2011.3 temmuz darbesi.10 temmuzda
itaatsizlik tarihi yeniden yazılmak üzere köroğlu’na selam çakar gibi topuk
yaylasına çıkıldı.Şimdi itaatsizlik tarihi yeniden yazıldı/yazılıyor.
Ferman
zalimlerinse itaatsizlik fenerbahçe’nin.....
mükemmel , işte FB yi sadece bir siyasi görüş üzerinden hareket ediyor diyenler iyi okumalı , FB ye marjinal diyenler iyi okumalı ,FB haksızlığa karşı durmuş hep , siyasi görüş önemsiz çünkü FB lilik üst kimliklerden biridir .
YanıtlaSilBaşkomutanımız Ayetullah Bey'e,
YanıtlaSilİşgalci Harrington'a ve kumpanyasına, ve içerdeki işbirlikçilerine haddini bildiren kahraman atalarımıza,
Bu güzeller güzeli camia için elini taşın altına koyan, gözbebeğimiz Fenerbahçemize hizmet eden kim varsa,
Hepsini saygı, minnet ve şükranla anıyorum.
Bu ülkede herkes herşeyi çabuk unutuyor.
Ama biz FENERBAHÇELİLER öyle değiliz.
Biz takımımızın 10 sen önceki maçta attığı korneri bile hatırlarız.
Bize bu zulümü, bu vahşeti, bu vandalizmi, bu linç ve yok etme kampanyasını tertip edenleri mi unutacakmışız?
ASLA ve ASLA unutmayacağız.
Her birinizden hesap soracağız.
Fenerbahçe bizim kalbimizin en derin yerindedir, göz bebeğimizdir, güzeller güzeli sevgilimizdir.
Sevgilimize tecavüz etmeye kalktınız.
Buna izin vermedik.
Hesabını da soracağız, elbet.
Hepinizden, her birinizden.
Yaşasın FENERBAHÇE HALK CUMHURİYETİ!