Gazeteciliğin en ağır suçudur yalan haber yapmak. Yalan haberi tescillenmiş gazete/gazeteci meslek onurunu da namusunu da kaybetmiş demektir. 3temmuz darbesinin önce suçlu yarat sonra delil uydur timi gibi çalışan gazete ve tv'ler basın tarihinde kara bir leke olarak hep anılacak!!!
Cemaate yakın Bugün gazetesi Yıldırım'ım devirildiğini yazdı.3 temmuz'dan beri ne Aziz Yıldırım Fenerbahçe'den vazgeçti ne de fenerbahçeliler O'dan. Aziz Yıldırım, 20.05 2012 de yapılan son Fenerbahçe kongresinde rekor bir oyla 5 bin 271 oyun 5 bin 269'unu
alarak yeniden kulübün başkanı seçildi
17 temmuz'da hürriyet pazartesi bombaları manşetiyle çıktı.Bombalardan biri Şekip Mosturoğlu,Ali Kıratlı ve Bülent işcen'in etkin pişmalıktan faydalanıp itirafçı olduğu haberiydi. Bugün davada tek bir itirafçı yok.Şekip Mosturoğlu Fenerbahçe'nin yeni yönetimine seçildi.
cemaat gazetesi zaman'dan devşirilen Eyüp Can yönetiminde çıkan Radikal gazetesi 14 temmuz'da İbrahim Akın'ın Beşiktaş yöneticisi Serdal adalı ile 150 bin dolar karşılığın'da anlaştığını ve maç sonu bu anlaşma gereği yarış atı aldığını yazdı.Bugün ortada ne yarış atı var ne de böyle bir anlaşma
3 temmuz darbesi'nin ertesi günü Radikal Şike Kamera'da manşetiyle çıktı.Haber şikenin kameralarla tespit edildiğini söylüyordu. Bugüne kadar mahkemeye henüz şikenin kamerayla tesbit edildiğine dair bir delil ulaşmadı.
3 Temmuz darbesi'nin niyetini en iyi anlatan manşetlerden biriydi .Şike ile ilgili bir türlü delil uyduralmayınca bu kez çete dezenformasyonu yapıldı.Bugün çete ile suçlananlar Olgun Peker hariç serbest bıraldı.Aziz yıldırım'ın da bütün zorlamalara rağmen çete bağlantısı kurulamadı.
3 temuz darbe tetikçilerinin dezenformasyonu en çok Emenike'yi etkiledi.Dünyanın en iyi futbolcularından olmaya aday Emenike medya eliyle linç edildi. Hala para sayerken görüntüleri ortada yok bu yalanları ortaya atanlar gazeteciliği bırak insanım diye gezebiliyor.
3 temmuz darbecileri merkez medya'yı bir silah gibi kullanırken özellikle de Trabzon medyasını kışkırtıcı gibi kullandı.Bir çok Trabzonspor tapesi olmasına rağmen bunlar görmezlikten gelinirken hedefte sadece Fenerbahçe vardı.
3 temmuz darbesi'nin paralel tahakkümü Cemaat'in paramiliter sığınağı Taraf sürecin tetikçiliğini ve en büyük linç operasyonu yürütücülüğü misyonunu üstlendi.ideoloji tüccarlarıyla birlikte haber değil medyanın alçaklık tarihine çentik attılar.Cemaat taraf'ı halen paramiliter misyonunu ideoloji tüccarlarıyla birlikte sürdürüyor
Doğan grubu 3 temmuz darbesinin tetikçiliğini en açık Posta ve Radikal ile yürüttü.Posta gazetesi 8 temmuz'da Fenerbahçe ile Sivasspor'un küme düşürüleceğini yerlerine Bucaspor ve konyaspor'un süper lige alınacağını Eskişehir'in de 15 puanının silineceğini yazdı.
3 temmuz darbesi'nin özel görevli yerlerinden biri de Vatan gazetesi oldu.savunma hakkının kutsallığını yerle bir eden manşet ve haberler yapıldı.Bunlardan biri de eskişehir'de 400 bin tl teşvik primi gönderildiğiydi.Fenerbahçe kulübünün mali inceleme raporları temiz çıktı.
8 temmuz'da cemaatin paramiliter taraf'ı ve Erdoğan'a yakın Yeni Şafak Aziz yıldırım'ın kıbrıs'a kaçacağı yalan haberiyle çıktı. Aziz Yıldırım savunmasında bu yalan haber şöyle yanıt verdi:
3 Temmuzdan sonra Kıbrıs’a kaçacağımız söylendi. Benim mezar yerim bile bellidir. Başucunda da ’Fenerbahçe Spor Kulübü Başkanı’ yazacaktır. Bundan daha büyük onur var mıdır? O yazanlar bunu bilemezler. Her gün basında bu soruşturma ile ilgili Emniyet ve Savcılık bilerek bilgi kirliliği yarattı.
3 temmuz darbe tetikçiliğin ibret vesikası bir haberi de bilyoner dezenformasyonuydu. Şampiyonluk kutlaması için bilyoner gece kulübünün kapatılması bahis sitesi bilyoner olarak yazıldı.
-Taraf'ın "kıbrıs'a kaçacaklardı" manşetini de koysaydınız. taraf paçavrası, aziz yıldırım ve yöneticilerin operasyonu haber aldığı, kıbrıs'a kaçmaya karar verdikleri hatta uçak biletlerini bile ayarladıkları yalanını da yazsaydınız,
YanıtlaSil-başkanımızın emniyet resimlerinin pervasızca ytayınlandığını belden aşağı vurma taktiklerinin ilk günden beri sistemnatik olarak uygulandığı,
- hastane kontrolünde adres bölümüne "metris" yadıkları,
- bizim başkanımızı sağlık kontrolüne başından ittirerek polis arabasına bindirerek götürmelerini, ama şakar ve sadri'nin kendi arabaları ile gittiklerini,
- ts haramzadelerinin, emek hırsızlarının devletin 5 trilyonunu iç ettiklerini, wikileaks belgelerini, örtülü ödenekten aldıkları paraları, siyasete gırtlaklarına kadar battıklarını, siyasi iradeye şantaj yapacak kadar gözlerinin döndüğünü, mayıs ayında sivas'a "balık" gönderdiklerini (oysaki nisan-eylül arası avlanma yasağı var ne balığıymış bu mayıs ayında), karabük'e gönderilen "profil"leri, FB düşmanlığından şirazeden çıkıp kendini satışa çıkarak gökmen ö. isimli pespaye adamı,
- hiç bir iddiaları olmadığı maçta, bizim kaleye kafa vurmaya gelen karabük kalecisi tomiç'i yazsaydınız, aynı tomiç'in bu yıl üstelik düşme hattındayken ve maç yine 1-0 iken üstelik FB'miz 10 kişiyken neden kafa vurmaya gelmediğini,
-bülent ataman'ı, fatih tekke'ye "FB'ye gol at heykelini dikelim" diye yalvardıklarını, garbiç'i misal, m.gökçek'i de yazsaydınız, FB'miz aleyhine binbir tane yalanı manşetten veren 'tarafsız' (!) basın, bunları neden hiç yazmadı ki onu da sorsaydınız.
-mehmet yıldız'ın "bana teşvik teklif edildi" itirafı neden ve nasıl geçiştirildi, 2010-2011 sezonunda bize aslan kesilen takımların ts karşısında helva gibi dağıldıklarını, her ts maçından nce trabzonlu bir bakanın o ile "stad yapma sözü" verdiğini de anlatabilirdiniz
- emre'ye -bence- haksız yere ırkçı suçlamasını yapanların beyaz berelerle maçlara geldiklerini "hepimiz ogünüz" diye böğürdüklerini, cinayeti kutsadıklarını da anlatabilirdiniz. geçen yıl ts yönetiminin "F:BAHÇE maçının yan hakemi Diyarbakırlıdır" diye ağlayıp zırlayıp zırvalayarak aslında ırkçılığın ta kendisini yaptıklarını da anlatabilirdiniz. ya da bu yıl misal bizim maçta "fener rum patrikhanesi", "papazın torunları" diye pankartlar yaparak kendilerinin en büyük ırkçı, şoven (ve tabii ki lumpen) olduklarını nasıl da ispat ettiklerini de yazabilirsiniz.
saymakla bitmez, ben yazmakla yoruldum. Aykut Hocamız Topuk Yaylası'nda demişti hani "gerçeklerin gün gelip ortaya çııkma huyları vardır" diye. gerçekler tabii ki ortaya çıkacak, ama bu alçaklığı unutmayacağız, affetmeyeceğiz.
Selam ve saygılar. (çok sinirlendim de bu yalan manşetleri okuyunca)