8 Nisan 2009 Çarşamba

Yeni ulusalcılık faşizmin yontulmuş halidir

Şunu anlarım. ‘Sen olamazsın’ diyenleri. Bu bir itirazdır. Karşı çıkıştır. İstememezliktir. Karşı koymadır. Şudur, budur. Ama ‘Sen olamazsın çünkü bizden değilsin’ işte bunu anlamam. Bunun adı tam anlamıyla faşizmdir. İster yontulmuş olsun ister olmasın. Açık ya da gizli. Faşizm, faşizmdir. Yaşadığımız günlerde kalpak-türban arasındaki düşük yoğunluklu çatışmanın altında aslında bu yatıyor. Hınçlarını kınlarından çıkaranlar karşılıklı aynı şeyi höykürüyor: ‘Sen olamazsın. Çünkü bizden değilsin.’ İyi de nasıl olacak. ‘Bizden değilsin’ diyenler arttıkça, istenmeyenlerin öfkesi de aynı şekilde artacak. Nacizane diyorum ki şu lavuk vampirlerin oyununa gelmeyelim. Ya şu YÖK kavgası. Bitecek gibi değil. YÖK’ün tarumar ettiği birçok kişi bile sırf neoulusalcılık akıma kapıldıkları için YÖKPERVER oldular. 1402’liklerin YÖK şövalyesi olmasını anlamak mümkün değil. Birileri de mevzi ele geçirme düşüncesinde. Hep şu rövanş kafası işte. Hep şu faşist kafa. Al birini vur ötekine...

2 yorum:

  1. Ulusalcılık

    Ne zamandan beri yazmayı düşündüğüm bir konudur. Fazla beklemeyim..
    En başta Ulus kelimesinin tarihine ve aslına bakarak başlayalım; çünkü bu konuda saçma sapan bilgiler ve bilgisizler cirit atmakta.

    "Millet" sözcüğü aslen Arapça olup (Ar: ملة), "din veya mezhep; bir din veya mezhebe bağlı olan cemaat" anlamındadır. Osmanlı Türkçesinde 20. yüzyıl başlarına kadar bu anlamda kullanılmıştır. 19. yüzyıl ortalarından itibaren aynı sözcük Fransızca/İngilizce nation kavramına karşılık olarak kulanılmıştır. Moğolca'dan alınan "ulus" sözcüğü, 1932 yılında aynı kavramın Yeni Türkçesi olarak benimsenmiştir.

    Latince kökenli olan "nation", kök anlamı itibariyle "aynı atadan gelenler topluluğu" demektir. Dolayısıyla esasen Türkçe kavim veya aşiret karşılığıdır. Moğolca ulus ise siyasi amaçla bir araya gelmiş olan boylar konfederasyonunu ifade eder (ayrıca kâdim Türkçedeki budun kelimesi de aynı anlamı verir).

    İsviçre’de dört ayrı dil konuşulmasına rağmen yüzyıllardan beri paylaşılan ortak tarih güçlü bir ulusal duyguyu ayakta tutabilmiştir. Amerikan ulusu farklı kökenlerden gelen göçmenlerin ortak bir siyasi yapıda bir araya gelmesinden oluşur.

    Atatürk, çevresinde ateşli Türkçülük taraftarı bilim adamları olmasına rağmen millet tanımını ırk temeline dayandırmadı. Dört ciltlik Türk Tarihinin Ana Hatlarındaki ulus tarifinde ırkçılık dışlanır ve ulusların ırkların bir karışımı olduğu, önemli olanın akıl ve ülkü birliğinin olduğunu vurgulanır

    Eski Türk kavimlerinden birinden moğolcaya geçmiş kelimedir, bu sebeple moğolcada deniyor, ancak fark etmez çünkü Türkçe kurallarına göre öz Türkçe bir kelimedir. Bu kavramla moğollar ayrı ayrı ırktan olsalar bile tüm halkları bir arada tutmanın sırrını Türklerle karışarak öğrenmişlerdir, böylece güçlü bir devlet kurmuşlardır tarihte.. Aynı zamanda moğolca ve Türkçe aynı dil ailesindendir; yani Türkçe ne ise bu dilden alınacak kelimelerde aynı kurallarla oluştuğu için Türkçedir. Zaten moğolların dilini ve kültürünü zenginleştirip onları yükselten Türkler olmuştur. Öz Türkçe bir kelime olan Ulusalcılık, büyük bir Uygarlığın, Türk tarihinin milliyetçiliğinin tanımıdır. Ulusalcılık kavramı, Milliyetçilik, Devlet ve Halk harmanlanmasıyla ifade edilen saf, berrak, akla ve mantığa uygun, gerçeğe uygun milliyetçilik kavramıdır. Ulusalcılığa hakaret Türk Milletine , Türçeye , Tarihi birliğimize , kurduğumuz büyük devletlere hakarettir. Ulusalcılık Solun Sağın ideolojisi veya uydurması değil gerçektir.

    ***********

    YanıtlaSil
  2. Dil alanındaki bazı uzmanlar kelime olarak “ulus” un tam olarak “millet”in karşılığı olmadığını anlatır. Ulus kavramı Orta Asya dan Türklerin eski yurtlarından gelir; halk, devlet, ülke bütünlüğünü anlatan kelimedir. Daha çok bir devletin bütünlük halindeki bir coğrafyada yönettiği toplumu ifade etmekte, bir ülkede yaşayan toplum, halk işaret edilmekte ve aynı ülkenin menfaati değerlerinde, inancında birleşerek bu anlamda bir milliyetçiliği ifade etmektedir.

    Amerika da uygulanan Ulusalcı bir yaklaşımdır, yani Amerika Ulusalcılık anlayışındaki bir ülkedir, bu yüzden onların milliyetçiliği Ulusal anlayıştaki devlet,ülke ve içindeki insanların birliğinden oluşan bir milli ruhtur, bayraklarıda bunu simgeler. Hadi Ulusalcı olalım demekle sadece anlayışını Ulusalcı yaparsın, uygulaması ise Amerikadaki sisteme benzer bir sistemdedir. Onların sistemi Ulusalcıdır, bu imar etmektedir ülkelerini. İşin komik yanıda Ulusalcılık savaşı verenlerin Amerikanın sistemini savunduğunu bilmemesidir. Sağ ve sol kolumuz gibi sağ sola, sol sağa hizmet eder, böyledir..

    Millet ve milliyet kelimesinin kökeni ise Arapçadır ve o dilde bugün bizim kullandığımız nationalite (millet, ulus) değil, aynı dine inanan insanlar topluluğu yani kısacası ümmet manasına gelir. Arapça kökenli kavramları kullanmakta ısrar edenler, hiç kuşkusuz bu kavramların asıl anlamlarını da çok iyi biliyor olmalıdırlar. Yani millet kelimesi ümmet demekten gelmektedir. Fazlasıyla müslüman olsakta dini bozup diğer bütün milletler gibi paramparça etmekten uzağızdır. Bir ülke demekte, halk demekte, insan ve devlet demekte dini bir taraf yoktur kimsede buna itiraz etmez, bu doğaldır, ancak ne zaman dini alet edip kendi emellerini gerçekleştirmeye çalışanlar ortaya çıktıysa o zaman kavramlar, toplum yaşamı ve dini inanışlar deforme olmuş hangisi dünya hangisi değil karıştırılmış, insanlar ayaklarını yere sağlam basamamışlardır.

    Türklüğümüzü işaret ettiği müddetçede milliyetçiyim, bu kavramıda kullanırım ve bu anlamda milliyetçiyim, sonuçta Türk milletinin kültürel, duygusal ve inanç bakımından bir farkı vardır ve bu farkı millet ve milliyetçilik olarak adlandırmakta bir sakınca yoktur, ta ki birileri çıkıp milletle ümmetçiliği iç içe geçirene kadar, işte o zaman Türk kalmaz ortada.. Olsun tüm Türk milleti müslüman olsun, sonuçta bizde müslümanız, ayrıca inanca kimse karışamaz laik yani adam gibi inançlı kimseleriz. Herkes istediği şekilde dine ve gerçeğe adanır ve böyle yaşar. Müslümanım ve Ayetlerimizi severim ama onu oyuncaklamam ve başka kalıplara sokupta din diyede sunamam din değil diyede sunamam. Ayrıca millet kelimesi herşeye kullanılır sadece dini olarak değil, mesela; çocuk milletide hep böyledir , burda millet niye toplanmış acaba , millete bak ne yapıyor... gibi. Tarihsel süreçte halk tarafından esnetilmiş, farklı anlamlara getirilmiştir millet sözü, elbette böyle bir kelime var bizde kullanıyoruz, ancak cahil cüheylan çıkıpta kendi üç paralık ideolojisinden, fikrinden daha üstün bir kavramı anlamamazlık ederse, oraya buraya çekip yozlaştırırsa, o zaman yobazlıklarını kelimelerimizle suratlarına vururuz.


    Yani Ulus demekle Devlet,Ülke ve Vatandaş kastedilmiş oluyor, bunların çelikleşmiş ifadesi Ulus tanımıdır.

    Millet demekle tarih,kültür,inanç,vatan,din,dil,kan,akrabalık ve sınırsız yani sınırı olmayan bir yapı kastedilmiş oluyor.

    Kısaca iki kavramda farklı kavramlardır, ikisinede ayrı ayrı ihtiyaç vardır.

    Şunu unutmayalım Ulusal ya da milli ya da dini bakımdan, hangi kavram olursa olsun, her milletin bir ismi vardır isimsiz insan millet yoktur olmaz, bizim adımızda Türktür.

    YanıtlaSil