8 Nisan 2009 Çarşamba

‘Uğurlar ola ekmekçi baba’

Savaş Dinçel. Büyük oyuncuydu. Büyük Fenerbahçeliydi. Ne desem boş. Huzur içinde yatsın. Bir kez daha izledim o gidince ‘Dar Alanda Kısa Paslaşmalar’ı.. Ve o can alıcı diyalog:

Torba Suat: Niye böyle oldu be abi? Ben çok sevmiştim be abi. O kadar mektup gönderdim insan bir cevap yazar. Benim günahım ne be abi?

Hacı: Bak koçum! belli olmuyor ama benim bir tek kulağımın arkası kaldı. Artık acı çekmekten ve acı çektirmekten zevk almamayı öğrendim. Sevgililer... heh! bizim olanlar ya da olmayanlar... Hepsi iz bırakır. Bu izler şimdi seninki gibi çok derinini çiziyor. Hepsi kalır! ama inan yeni izler de olacak. Yaşlıları düşün... Sanki her şeyi bilirlermiş gibidirler. Ama öyle değil. heh!.. ne kadar acı çekersen çek şunu hiç unutma; çizilecek bir yer hep vardır ve çizecek bir yer... Ressam olur insanlar başkalarının kalbini kazıya kazıya, ya da resim olurlar senin gibi; kazına kazına.

Torba Suat: Beni çok derin kazıdılar abi... ama altından sarı yeşil çıktı.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder